Türk Sağlık Sen Uşak Şube Başkanı Mehmet Özkuk, 14 Mart Tıp Bayramı’nda sağlık çalışanlarının ek zam beklediğini ve dağın fare doğurmaması gerektiğini söyledi. Konuyla ilgili bir açıklama yapan Türk Sağlık Sen Uşak Şube Başkanı Mehmet Özkuk, “Aziz Türk milletinin değerleridir bizi var eden, bizi biz yapan bu değerlerden asla vazgeçmeyeceğiz. Biz Yüzde yüz milli ve yerli bir kuruluşuz. Tavrımız, olaylara bakışımızda hep bu yöndedir. Yaptığımız her işte önce ahlak diyoruz. Peygamber efendimizin bu emanetini baş tacı edeceğiz” Dedi.
Toplu sözleşme süreci ile ilgili değerlendirme yapan Türk Sağlık Sen Uşak Şube Başkanı Mehmet Özkuk, “ Toplu sözleşmedeki duruş ve talebimizin ne kadar önemli olduğu ocak ayında anlaşıldı. Seyyanen zam ve refah payı taleplerimizin ne kadar zaruret olduğu görüldü. Ek zam gerçekleşen enflasyon ve refah payı üzerinden yapılmalıdır. Bugün açık olan bir şey varki o da kamu çalışanlarına mutlaka ek zam yapılması gerekliliğidir. Bu haklı talebimizde ısrarcı olmaya, kararlılıkla vurgulamaya devam edeceğiz ve bunu muhakkak alacağız.“ dedi.
Hekiminden Hemşiresine Memurundan Hizmetlisine Herkesin Hakkı Teslim Edilmeli...
“Sağlık çalışanlarının talebinin maaşa zam şeklinde tek ödeme olduğunu ifade eden Genel Başkanımız Önder Kahveci “ Daha önce tavandan ek ödeme gibi çalışanlarını beklentilerinden çok uzakta kalan ücret düzenlemeleri yerine maaşa zam şeklinde tek ödeme yapılmasında ısrarcıyız” diyen Mehmet Özkuk, şöyle devam etti: “Ancak böyle bir düzenleme ile reel anlamda bir artış çalışanların ekonomisine yansıyacaktır. Çalışanlarında talebi budur. Ayrımcılık içeren, idarecinin insafına bırakılan düzenlemeler çare değildir” dedi.
14 Mart Tıp Bayramı üzerinden çalışanlarda bir beklenti oluşturulduğunu ifade eden Mehmet Özkuk, “14 Mart üzerine beklentide dağ fare doğurmamalıdır. Hekiminden hemşiresine memurundan hizmetlisine herkesin hakkı teslim edilmelidir. Pandeminin kahramanlarının verdikleri mücadele, yaptıkları hizmet ortadadır. Talepleri karşılanmalı, sorunlarına çare üretilmelidir. “ şeklinde konuştu.
Mehmet Özkuk, konuşmasında ayrıca sosyal hizmet çalışanlarının da pandemide kesintisiz bir hizmet sunduklarını, mali ve sosyal haklarda yıllardır yaşadıkları ötekileştirmenin son bulmasını istediklerini belirti.
Öte yandan Özkuk, Rusya ve Ukrayna gerilimine de değindi. Özkuk, “Bölgemizde var olan gerginlik ve istikrarsızlık Rusya-Ukrayna çatışmasıyla yeni bir boyuta evrilmiştir. Türkiye Kamu-Sen olarak hiçbir devletin emperyal amaçlarla başka bir devlete saldırmasını, egemenlik haklarını, uluslararası hukuku ve anlaşmaları yok sayarak egemen bir devletin topraklarını ilhak etmesini kabul edilemez buluyoruz. Bu çatışmanın Rusya dahil hiçbir ülkeye ve hiçbir topluma bir fayda sağlamayacağı, Mustafa Kemal Atatürk’ün deyimiyle bir ulusun hayatı tehlikeye girmedikçe savaşın bir cinayet olduğu inancını taşıyoruz. Uzun zamandan beri savaşların, kan ve göz yaşının merkezi haline getirilmiş olan bölgemizde artık masumların ve sivillerin hayatlarına mal olan savaşların son bulması, barışın ve huzurun hüküm sürmesi arzusundayız. Bundan 100 yıl kadar önce benzer amaçlarla işgale maruz kaldığımız ve hala bir kısım çevrelerin topraklarımızda gözü olduğu hesaba katıldığında, tüm devletlerin topraklarını ve özgürlüklerini savunma hakkı olduğunu ifade ediyoruz. İnsanlığın zor bir dönemden geçtiği bu günlerde yalnızca bölgemizi değil bütün dünyayı karanlık ve belirsiz bir sürece doğru sürükleyen Rusya’yı bu çılgınlıktan derhal vaz geçmeye, ülkelerin toprak bütünlüğüne ve egemenlik haklarına saygı göstermeye davet ediyor, sorunların uluslararası hukuk çerçevesinde diplomasi ve diyalog yoluyla çözülmesi gerektiğine inanıyoruz. " HABER: BERKAY ÖZYAYLA
Türkçe karakter kullanılmayan ve büyük harflerle yazılmış yorumlar onaylanmamaktadır.